Günümüzde, modern spiritüel akımlar tarot ‘un çok yönlü bir uygulama haline gelmesine olanak tanıdı. Bu durum, tarot’un yalnız kişisel tecrübe edilmesine değil, küresel kültürel akımlarla da bağlantılı bir alan haline gelmesine yol açtı. Hal böyle olunca da günümüzde kişisel gelişim ve ruhsal keşif yöntemlerinden biri haline geldi. Bu gelişerek dönüşüm, birçok farklı kültürün etkisi altında önemli kişilerin etkileyici dokunuşlarıyla gerçekleşti. Orta Çağ’dan itibaren mistik ve ezoterik gelenekler zaman içerisinde, toplumların kültürel bağlamlarına göre türlü şekillerde yorumlanmış ve bu da kartların sembollerinin zenginleşmesine yansımıştır.
15. yüzyılda İtalya’da yaşayan Francesco Colonna, tarot kartlarının estetik ve simgesel değerlerine katkıda bulunarak, destedeki kartların birer sanatsal ifade biçimi olarak kabul edilmesine zemin hazırladı. Ayrıca, Colonna’nın eserleri, tarotun ilk kitap formundaki yazılarından biri olarak tarihe geçti.
18. yüzyılda, tarotun okuma amacıyla kullanımı yaygınlaşarak, okült ve spiritüalizm akımlarıyla ilişkilendirilmiştir. Bu dönemde tarot kartlarıyla, kişilerin ruh halini, geçmişini ve geleceğini anlayabilme amacı taşıdığı düşüncesi öne çıkmıştır. Özellikle Fransız ve İngiliz okültistlerin çalışmaları, tarotun metafizik boyutunu geliştirerek küresel olarak genel kabul görmesine katkıda bulunmuştur.
Bunların yanı sıra, 19. yüzyılda tarot üzerine düşünsel katkılarda bulunan önemli yenilikçilerden biri de Eliphas Lévi’dir. Lévi, tarotun gizemsel ve okült özelliklerini tanımlayarak, ezoterik düşüncenin bir parçası haline gelmesine katkıda bulunmuştur. Onun öğretileri, tarotun ruhsal bir araç olarak nasıl kullanılabileceği konusunda önemli ipuçları sunmaktadır. Zamanla, Lévi’nin etkisiyle, tarot, hem kişisel gelişim hem de ruhsal rehberlik aracı olarak geniş bir kitleye ulaşmıştır.
20. yüzyıla gelindiğinde, özellikle Arthur Edward Waite ile onun döneminde çağdaş bir görünüme bürünen tarot, A.E. Waite ve Pamela Colman Smith tarafından oluşturulan Rider-Waite tarot destesi ile tarot ‘a yeni bir popülarite kazandırmıştır. Bu destenin oluşturulması, tarot kartlarının sembollerinin daha kolay anlaşılmasını sağlarken, tarot ‘un yayılarak daha geniş kitlelerce benimsenmesine büyük bir etki yaratmıştır. Waite ‘in geliştirdiği tümdengelimli sistem içerisinde ulaşılan sonuçların düzenlenmesiyle, tarotu sadece bir oyun değil, aynı zamanda bir öğretim aracı olarak da taçlandırmıştır. Bu önemli kişilerin katkıları, günümüzde tarot pratiğinin şekillenmesinde önemli bir rol oynamıştır.